Bu siteyi kurmaya karar verirken güttüğümüz iki temel amaç var:

1. Ülkedeki hukukçu ve yargı kalitesinin ne kadar düşük, adalet sisteminin ne kadar bozuk, yanlış kararların ne kadar yaygın olduğunu herkese göstermek ve bu anlamda hukuk reformu ihtiyacının altını çizmek. Her avukat kendi ve yakın çevresindeki “guguk” kararları biliyor ancak bildikleri sadece kendi çevresiyle sınırlı. Bu site sayesinde bu “guguk” kararların aslında ne yaygın olduğu anlaşılmış olacak. Gayemiz Türkiye’deki yargı sisteminde yanlış kararların doğru kararlardan daha fazla olduğunu göstermek ve buna anlamda eleştiri yapmak.

2. Hukuksuz kararların teşhir ederek hakim ve savcılar üzerinde sivil bir denetim mekanizması kurmak. Hakim ve savcılar, dokunulmazlık zırhıyla korunduğu için savcılığa şikayet edemiyoruz, kendilerine şahsen tazminat davası açamıyoruz. Tek şikayet yolu olan HSK şikayet mekanizması ise maalesef çalışmıyor. HSK’ye yapılan şikayetlerin %99’una yakının reddedildiğini, medyaya yansıyan münferit şikayetler dışında hemen hiçbir şikayet için soruşturma açılmadığını gözlemliyoruz. HSK şikayetinden birşey çıkmıyor o halde tazminat davası açalım deseniz yine dokunulmazlık zırhı devreye giriyor Yargıtay’da hazine aleyhine dava çayıp tazminat alayım diyenler de Yargıtay 4. ve 5. Hukuk Dairesi’nin duvarına çarpıyor. Hakimlerin kusuru nedeniyle devlet aleyhine açılan davaların da hemen hepsi reddediliyor. Şu ana kadar hakimlerin kusuru nedeniyle Yargıtay’da açılmış ve kabul kararı verilmiş ve tazminata hükmedilmiş tek bir dosya bile bilmiyoruz.

ı sebebiyle yanlış karar vermekten çekinmemesi hatta kesten hatalı karar veren hakimlerin olmasıdır. , haklarındaki şikayet mekanizmasının çalışamaması çalışmadığı için yetkisi olan ama sorumluluğu olmayan hakim ve savcıların